6 Şubat 2013 Çarşamba

Aşk, Tanrı ve Gül

Hawkeye! Selin! Çok tatlı bir şekilde istedi benden ya görmeliydiniz yani. Bir bebek masumluğuyla bende kelime verebilir miyim? dedi. :) kawaiiiiiiiiiii

Her şey Göğün Göbeği'nde yaşayan tanrılardan birinin Dünya'nın merkezinde yaşayan bir insana aşık olmasıyla başladı. Tanrıların Tanrısı böyle bir aşkın olamayacağını söyledi ve kesinlikle onaylamadığını konseye açıkladı! Konseye girmeden önce aşık olan tanrı aşık olduğu insana bir elçi yolladı ve durumdan bahsetti. İnsan dünyanın en güzel kadınıydı. Hiçbir betimleme böyle bir şaheseri tanımlayacak nitelikte değildi. O da güzelliğinin farkındaydı ve zaman zaman "Tanrılar bile bana aşık." derdi. Herkes ona tanrıları kızdırmaması gerektiğini, kızmış bir tanrının Dünya'ya felaket getireceğini söyledi. Ancak güzelliği kadar zekâsı olmayan bu kadın, Tanrılar Tanrısını kızdıracak ve insanlar ile tanrılar arasındaki savaşı başlatacaktı.

Konsey böyle bir şeyin olmasının imkanı olmadığı konusunda bir karar vermişti ve kesinlikle böyle bir şey olamazdı. Ancak sular seller gibi aşık olan tanrının yanında olanlar da yok değildi. Yüce güç bu ne dediğini bilmez tanrıyı sert bir dille ikaz etti! Tanrılar Tanrısı bu insana siyah bir gül gönderdi. Bu gül efsanelere göre kıyametin habercisiydi. Güzelliğiyle dillere destan kadın ise bunu hiçe sayarak aşığını bekledi. Zaten hiçbir insanın ona layık olmadığını düşünüyordu. Bir tanrı tam ona layık bir varlıktı. Güzelliğinden kendi bile etkileniyordu. Ömrünün çoğunu akarsu kenarlarında elinde aynasıyla geçiriyordu. Upuzun saçları sürekli suyun içindeydi. Efsanevi bir güzelliği vardı.

Konumunu hiçe sayan Tanrı ise Dünya'ya görkemli bir iniş yaptı. Aşkları için elinden gelen her şeyi yapacağını ve ne olursa olsun tüm insanlığı da koruyacağını söyledi. Yanında bir kaç Tanrı daha gelmişti. Bir kaç Tanrı ve insanlığın, Tanrılar Tanrısı ve konseyine karşı olan savaşı böylece başlamıştı.

Yıllar süren bu savaşın sonunda tüm evren yok oldu ve büyük bir patlamayla yepyeni bir yaşam alanı meydana geldi. Ancak geriye bir tanrı, iki insan ve görkemli bir efsane kalmıştı. Hiçkimse bu efsanenin ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğunu bilemeyecekti ancak hiçbir zaman bu destan göz ardı edilmeyecekti...

Hiç yorum yok: