27 Mart 2013 Çarşamba

-yağmur -şüphe - aşık!

Özgecim. Saygı değer konuklar. Sayın juri üyelerim. Sayın sanal okuyucularım ve birazdan gazabıma uğrayacak tüm onurlu kelimeler. Hepinizden özür diliyorum.

Var mıyım, yok muyum bilemiyorum ama... Kısa bir zamanda vücut bulacağıma ve bu vücudun bir amacı olacağına inanmak istiyorum. Kim bilebilir ki oysa? Nasıl bilebilir? Ben emin olamıyorum. Her şeyden şüphe ediyorum ama bir şeylere de tutunmak istiyorum ve bu bir şeylerin günün birinde aşık olacağım toprak olduğunu düşünüyorum. Sanki daha önce toprakla tanışmışım da yeniden onunla buluşacağımız günü bekliyorum. Bilinçaltında ya da bilincimin dışında, bir yerlerde böyle bir içgüdüm var sanırım. Bilmiyorum işte öyle inanmak istiyorum.

Sanki çekilmeye başlıyorum. Yavaş yavaş kuruyorum. Belki de ben öyle zannediyorum. Ah birde emin olabilsem. Bir de şu şüphenin acı verici pençelerinden kurtulabilsem... Ah, hava da güneş var. Güneş mi o? Artık her neyse. Kurutuyor beni. Öyle hissediyorum. Ama tam o sırada en yakın dostum, bulut. Kurtarıyor beni. Hemen yanına çağırıyor beni ama ben yavaş kalıyorum. Bir güç kullanıyor ve onun yanında bitiyorum göz açıp kapayıncaya kadar. Dostuma derdimi anlatmıştım. Öyle hatırlıyorum. Biliyor aşık olduğum toprağı... Kavuşturacak beni ona. Birazcık güç topluyor ve başlıyor şimşekleri çakmaya. Gülümsüyorum ona. Teşekkür ediyorum. Utanıyor sanırım biraz. Kadim dostum benim. "Dostumsun değil mi?" diyorum. "Şüphen mi var?" diyor. Acı bir gülümsemeyle onu uğurlayıp milyonlarca yağmur damlasıyla beraber aşık olduğumuz toprağa doğru yol alıyorum.

Bu arada, yağmuru da çok seviyorum. Tüm arkadaşlarımla beraber sevdiğimize kavuşmak için yol alıyoruz. Kıskanmıyoruz birbirimizi. Hepimiz ayrı bir parçasına aşık olmuşuz bu güzelliğin. Görüyorum en sevdiğim parçayı. Yavaşca dokunuyorum, güzelce ıslatıp can veriyorum sevgilime. Bu esnada tüm şüphemi arkamda bırakıyorum ve tüm kalbimle ve bedenimle ona inanıyorum. Aşkımıza inanıyorum. Beraber koyun koyuna uyuyoruz. Daha sonra ben buharlaşmaya başlıyorum. Hoşçakal bile diyemeden tekrar bedensiz kalıp düşünceler arasında boğulmaya başlıyorum. Ama artık inanıyorum. Tekrar sevdiğimle buluşacağıma inanıyorum. Zaman içerisinde bu inanç kendini nereden geldiği belirsiz düşüncelere bırakacak belki ama asla benden kopmayacak biliyorum. Yeniden buluşacağımız gün için arkadaşımla konuşmak üzere gökyüzüne yol alıyorum. Beni unutmayacağını biliyorum ve aşık olduğum toprağa son kez bakıp iki kelimeyi dudaklarımın arasından bırakıyorum. "Seni seviyorum."

Hiç yorum yok: